19-26 Eylül Haftalık Basın Özeti
20.09.2010
Swoboda:AB ile CHP arasında güçlü ilişkiye ihtiyaç var
Avrupalı sosyalistlerin önde gelen ismi Hannes Swoboda, AB ile CHP arasında güçlü bir ilişkiye ihtiyaç olduğunu söyledi.
Deniz Baykal’ın her şeyi bildiğini ve kendilerine anlattığını söyleyen Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grup Başkanvekili Swoboda, “Yeni CHP lideri daha çok dinliyor. Sakin, algısı daha açık. Ama hem parti hem de Türkiye’nin temel meselelerinde daha çok ses çıkarmasını bekliyoruz” dedi.
Cumhuriyet, 20-09-2010 18.00 (TSİ)
Kılıçdaroğlu, Berlin’de AP Sosyalist Grubu Başkanı Schulz ile görüştü
Almanya’nın başkenti Berlin’de bulunan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bu sabah kahvaltıda Alman Sosyal Demokrat Parti (SPD) üyesi ve AP Sosyalist Grubu Başkanı Martin Schulz ile biraraya geldi.
Kılıçdaroğlu, yaklaşık 1 saat süren görüşmenin ardından, Schulz ile çok olumlu bir görüşme yaptıklarını belirterek, “Bundan sonra iki ülkenin sosyal demokrat partileri olarak biraraya gelerek daha iyi bir işbirliği gerçekleştireceğiz. Görüşmeden son derece memnunum. Türkiye’nin sorunlarını ve AB’nin sorunlarını görüştük. Görüşlerimizi birbirimize aktardık. Görüşmeden son derece memnunum” dedi.
Schulz da, Kılıçdaroğlu ile çok dostane bir görüşme yaptıklarını ifade ederek, “Bu, parti başkanının burada yapacağı görüşmeler dizisinin ilki oldu. Kendisi, SPD genel başkanımız dahil olmak üzere çok sayıda politikacıyla görüşecek. İkili ilişkileri ve AB ilişkilerinde yaşanan sorunları ele aldık. Gelecekte SPD ve CHP arasındaki ilişkilerin nasıl derinleştirilebileceği konusu üzerinde durduk. Geçen 8 gün içinde ikinci uzun görüşmemiz yaptık. Çok olumlu ve dostane bir görüşmeydi” diye konuştu.
Ajanslar, 20-09-2010 11.20 (TSİ)
21.09.2010
Tarım Bakanı Mehdi Eker:Mevzuatımızı AB’ye uyarlıyoruz
AB Tarım Bakanları Konseyi toplantısına katılan Tarım bakanı Mehdi Eker,Brüksel’de temaslarıyla ilgili bir basın toplantısı düzenledi.ABHaber’in de bulundupu basın toplantısında eker şunları kaydetti:
AB üyesi Tarım Bakanları ile görüştük. Türkiye ile teknik şartların yerine getirilmesi ile ilgili kat ettiğimiz mesafeyi anlattık. Akreditasyon sürecinin 2011’de tamamlanmasını bekliyoruz. Bu, fonların kullanılmasına imkan tanıyacak.
Yaptığımız görüşmelerde gördük ki Türkiye’nin aldığı mesafe açık şekilde onlar tarafından da görülüyor.
Bu yılkı toplantı konusu Avrupa’da ortak tarımın geleceği. 2013 sonrası Avrupa tarım politikasında hangi konuların gündeme geleceği tartışıldı. Ortak tarım politikası çerçevesindeki öngörülen yardımlar genel bir şemsiye altında mı olmalı yoksa farklılaştırılmalı mı gibi teknik konular konuşuldu.
ABHaber, 21-09-2010 17.10 (TSİ)
AP Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nü ertelemeye devam ediyor
Avrupa Parlamentosu, Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nü görüşmeyi erteledi. Avrupa Parlamentosu Hukuk İşleri Komisyonu, Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nün tartışılmasını ileri bir tarihe erteledi.
Avrupa Birliği Komisyonu, tüzüğü onaylamaları için Avrupa Parlamentosu ve üye ülkelerin onayına sunmuştu.
Avrupa Birliği, Rum tarafının reddettiği Annan Planı’na ‘evet’ diyen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne, izolasyonları kaldırma sözü vermiş, bu kapsamda Avrupa Birliği Komisyonu 7 Temmuz 2004 tarihinde Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nü hazırlayarak üye devletlerin onayına sunmuştu.
Lizbon Anlaşması yürürlüğe girmeden önce oy birliği kuralı geçerli olduğu için, Güney Kıbrıs, tüzüğün kabulünü yıllarca engellemişti.
Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nden büyük rahatsızlık duyan Kıbrıs Rum kesiminin, Avrupa Parlamentosu’nun onayını engelleyememesi halinde, Avrupa Adalet Divanı’na başvurması bekleniyor.
Tak, 21-09-2010 16.00 (TSİ)
Türkiye’nin İlerleme Raporu’nda AB karnesi 5 yıldızlı pekiyi!
Türkiye İlerleme Raporu’nda Anayasa değişikliğinden duyulan memnuniyet, Akdamar ve Sümela’daki ayinler yer alacak
• AB Komisyonu’nun, “Türkiye’nin Karnesi” anlamına gelen 2010 İlerleme Raporu referandum dopingiyle başladı. star’a konuşan AB yetkilileri, raporun taslak çalışmalarına başladıklarını belirterek “İlerleme Raporu’na çıkan yasalar, uygulanan yönetmelikler ve uygulamalar yansıyacak. Bu anlamda Anayasa değişiklik paketi, Akdamar ve Sümela’nın ayine açılması, özellikle rekabet ve gıda güvenliği faslında yapılanlar takdir edilecek. Dink Davası’nda, Türkiye’nin sorumluluğu üstlenmesi de not edilecek” dedi.
Star, 21-09-2010 11.30 (TSİ)
23.09.2010
Gül: Balkanların NATO ve AB şemsiyesi altında olmasını istiyoruz
New York’ta temaslarını sürdüren Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Amerikan Balkan Dernekleri Federasyonu (FEBA) ile Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) tarafından düzenlenen yemeğe katıldı.
Gül, buradaki konuşmasında, “Balkanların geleceğini koruyacağından kimse şüphe etmesin. Biz Balkan ülkelerinin NATO ve Avrupa Birliği (AB) şemsiyesi altında olmasını destekliyoruz, üyelik süreçlerini destekliyoruz” dedi.
Ajanslar, 23-09-2010 09.18 (TSİ)
ABHaber,Rumların ‘Doğrudan Ticaret Tüzüğü’ ile ilgili izledikleri politikanın arkasında yatan stratejiyi açıklıyor
Kıbrıslı Rumların Yunanistan ile birlikte Türkiye’nin AB üyeliği karşıtı çevrelerle birlik platformlarında ‘Doğrudan Ticaret Tüzüğü’ ile ilgili yaptıkları akıl almaz diplomatik çalışma ve lobi faaliyetlerinin arkasında çok önemli bir strateji ortaya çıktı.
ABHaber’e konuşan Brüksel’deki Kıbrıs dosyasına hakim çevreler 1974’den sonra Kıbrıslı Rumların ve Yunanistan’ın Türkiye’yi uluslararası ambargolar altında yaşatma (devlet politikası) politikasının 1980 yılların ortasından itibaren kuzey Kıbrıs’ı uluslararası alanda ekonomik ambargo ve izolasyona altında tutma şeklinde hayata geçirildiğini belirttiler.
Aynı çevreler buradaki amaçın kuzey Kıbrıs’taki bazı sivil toplum örgütlerinin desteği ile kuzey Kıbrıs’ı bir anlamda ekonomik enkaza çevirmek ( yaratmak) olduğunu bununda faturasının yıllardır Türkiye’ye havale edildiğini belirttiler.
ABHaber, 23-09-2010 09.00 (TSİ)
Elcano Kraliyet Enstitüsü: Referandumda ‘evet’ oyu, Türkiye’yi AB’ye bir adım daha yaklaştırdı(ingilizce)
İspanya’nın önde gelen düşünce kuruluşu Elcano Kraliyet Enstitüsü, anayasa değişikliğine ilişkin halk oylamasında çıkan güçlü ’evetin’, Türkiye’yi AB’ye bir adım daha yaklaştırdığını bildirdi.
Enstitü uzmanlarından William Chislett tarafından kaleme alınan Türkiye analizinde, halk oylaması sonucunun AK Parti hükümeti için “çok büyük bir başarı” olduğu vurgulanarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 2011 genel seçimlerinden üçüncü kez zaferle ayrılma şansını artırdığı kaydedildi.
“Otoriter yönetimin kalıntılarını tasfiye eden anayasa reformu Türkiye’nin AB’ye katılma arzusunu artıracaktır” ifadesi kullanılan analizde, AB Komisyonu’nun ve birçok AB üyesinin halk oylaması sonuçlarını memnuniyetle karşıladığı hatırlatıldı. Ajanslar, 23-09-2010 15.00 (TSİ)
24.09.2010
AB, Ahmedinejad’ın açıklamalarından rahatsız
Avrupa Birliği (AB), BM Genel Kurulu’nda konuşan İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın, 11 Eylül 2001’deki saldırıların “Amerikan komplosu” olduğu yönündeki sözlerinden rahatsız.
AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, yaptığı yazılı açıklamada, “İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad’ın, 11 Eylül terör saldırılarından ABD’nin sorumlu olduğu ve Amerikan halkının çoğunluğunun buna inandığı yönündeki iddialarını çirkin ve kabul edilemez buluyorum” ifadesini kullandı.
Ajanslar, 24-09-2010 15.10 (TSİ)
Avrupa’da aşırı sağın önlenemez yükselişi
Avrupa’nın bir çok ülkesinde oylarını artıran sağ popülist partilerin ortak yanı göçmen ve Müslümanları hedef alması ve İslam karşıtlığı. Uzmanlar bu eğilimin artmasından kaygı duyuyor.
İsveç’te geçtiğimiz pazar günü yapılan seçimlerde, sağ popülist İsveç Demokratları partisinin ilk kez parlamentoya girmesi, Avrupa’da sağ eğilimlerin yükselişinin son örneği olarak değerlendiriliyor. İslam karşıtı söylemleriyle tanınan Geert Wilders’in Özgürlük Partisi, Hollanda’da haziran ayında yapılan seçimlerden üçüncü güç olarak çıktı. 2001’den bu yana azınlık hükümetine destek veren Danimarka Halk Partisi eylül ayının başında Müslüman göçmenlerin ülkeye girişinin yasaklanması fikrini ortaya attı. Fransa’da Mart ayında yapılan yerel seçimlerde oyların yüzde 9’unu alan Jean-Marie Le Pen’in partisi Milli Cephe, kampanyasında İslam’ı hedef alan afişler kullandı. İsviçre Halk Partisi’nin girişimi ile geçen yıl ülkede cami minarelerinin yasaklanması için referandum yapıldı. Bu örnekler, Avrupa’nın bir çok ülkesinde sağ popülizmin yükselişe geçtiğini gösteriyor.
Dw, 24-09-2010 14.00 (TSİ)
The New York Times:”Türkiye Avrupa’nın tek sağlıklı adamı”
ABD’nin önde gelen gazetelerinden The New York Times’ta yayımlanan bir haberde “Bugün Avrupa’daki tek sağlıklı adam Türkiye” ifadeleri yer aldı.
Mark Lander’ın kaleme aldığı “BM’de Türkiye ağırlığını koydu” başlıklı haberde, “Gül’ü Türkiye ekonomisinin durumundan daha fazla gururlandıran bir şey yok gibi görünüyor.Cumhurbaşkanı, Türk tahvillerinin AB üyesi Portekiz, İtalya ve İspanya’nınkilere göre çok daha güvenli olduğunu söylüyor. Dahası Türkiye bankalarını kurtarmak zorunda kalmadı” denildi.
Yazıda “Gül, bu hafta görüştüğü devlet başkanlarından birinin kendisine söylediği sözleri tekrarladı: Türkiye eskiden Avrupa’nın hasta adamı olarak bilinirdi. Ama bugün Avrupa’daki tek sağlıklı adam Türkiye” ifadesine yer verildi.
Ajanslar, 24-09-2010 09.04 (TSİ)
26.09.2010
Gül:AB’de Stratejik Bakış Noksan
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, BM etkinliğini tamamlayıp Dış İlişkiler Konseyi’nde Türkiye-ABD ilişkileri konulu, Columbia Üniversitesi’ndeki Dünya Liderler Forumu’nda ‘Türkiye’nin Refah Dolu Gelecek İçin Küresel Vizyonu’ başlıklı konuşmalar yaptı. İran ve İsrail’e dair aynı mesajları veren Gül, bu kez AB’ye sert çıktı.
AB’DE STRATEJİK BAKIŞ NOKSAN: Dış İlişkiler Konseyi’nde “AB, üyelik müzekereleri sürecini yavaşlatıcı politik tavır alıyor. Üye ülkeler o kadar çok iç politikayla meşgul ki, stratejik bakışları noksan, Avrupa’nın stratejik bakışı çok noksan. 50 yıl sonrasını hiç düşünmeyen bir Avrupa var karşımızda. Bu stratejik bakış geldiği anda bizim sürecimizi hızlandıracaklardır” diyen Gül, Columbia’da “Bugün dünyada büyük olup da oynamayan bir oyuncu var, o da AB” saptamasını yaptı. Konsey’de “Biz otomatik girelim demiyoruz, ‘Şartları yerine getirdikten sonra girelim’ diyoruz, ama bu şartları yerine getirme konusunda bizi engelliyorlar. Biz AB standartlarını, hukukunu adapte ediyoruz, bunu adapte etmemizi adeta engelliyorlar, böyle şey olmaz” diye çıkışan Gül, AB’nin hala Türkiye ile enerji başlığını açmadığını, kendisinin ‘Siz bilirsiniz’ dediğini belirtip “Halbuki Avrupa’ya en güvenli enerjiyi taşıyan ülke Türkiye..Yarın İran ile ilişkiler normalleşirse İran da bütün kaynaklarını Türkiye üzerinden gönderecek” dedi.
Radikal-Ajanslar, 26-09-2010 11.30 (TSİ)
KKTC’li bakandan ‘Türkiye ile birleşme’ sinyali
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti(KKTC) Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Zorlu Töre, Avrupa ve Amerika başta olmak üzere dünyanın, ülkelerini kabul etmemesi ve ambargolarını sürdürmesi halinde Hatay’ın tarihte aldığı kararı almak zorunda kalabileceklerini söyledi.
Ajanslar, 26-09-2010 19.00 (TSİ)
Gül: AB hızımızı kesiyor
Tam üyelik konusunda Türkiye’nin üzerine düşeni yaptığını belirten Gül, “Bazı üye ülkeler kriterleri yerine getirmemizi engelleyecek davranışlara giriyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül; Türkiye’nin AB’ye tam üyeliği stratejik bir konu olarak seçtiğini, bu konuda en büyük sıkıntının, “AB’nin vizyon noksanlığından kaynaklandığını” belirtti. Türkiye’nin üzerine düşeni yaptığını dile getiren Gül, ancak bazı AB ülkelerinin, Türkiye’nin üyelik kriterlerini yerine getirmesini engelleyecek bazı politik davranışlara girdiklerine dikkati çekti. AB’nin Türkiye’ye müzakere süreci içerisinde problem çıkarttığını belirten Gül, “Standartlarımızı tam yükseltip o noktaya gelmemizde bir çekince var açıkçası. Müzakerelerde çok gereksiz engellerle karşı karşıya kalıyoruz, bizim hızımızı durdurma gayreti var AB’de” diye konuştu.
Türkiye, 26-09-2010 11.10 (TSİ)