Başlangıç > AB Haftalık Basın Özetleri > 26 Eylül-3 Ekim Haftalık AB Basın Özeti

26 Eylül-3 Ekim Haftalık AB Basın Özeti

27.09.2010

Bağış: AB hedefimizde sapma yok

Başmüzakereci Egemen Bağış, DW’ye verdiği özel demeçte, Türkiye‘nin AB hedefinde herhangi bir sapma olmadığını söyledi. Bağış, Türkiye’nin uluslararası arenadaki rolüne ilişkin de önemli değerlendirmelerde bulundu.

Deutsche Welle Türkçe Yayınlar Yöneticisi Baha Güngör’e İstanbul’da özel bir demeç veren Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye’nin AB’ye tam üyelik yolundaki hedeflerinde herhangi bir sapmanın söz konusu olmadığını söyledi. “AB’nin aday ülkelerle bugüne kadar yaptığı tüm müzakereler tam üyelikle sonuçlanmıştır ve Türkiye ile müzakerelerin sonucu da farklı olmayacaktır“ diyen Bağış, bu süreçte Avrupalı politikacıların zaman zaman yaptığı bireysel açıklamaların değil, sadece Avrupa Birliği müktesebatının bağlayıcı olduğunu vurguladı.

ABHaber, 27-09-2010 09.10 (TSİ)

NATO’ya 31 yıl sonra Türk Genel Sekreter Yardımcısı

Tüm müttefiklerin ve NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen’in onayını alarak NATO Genel Sekreter Yardımcılığı’na seçilen Büyükelçi Hüseyin Diriöz, yeni görevine başlamak için yarın Türkiye’den ayrılıyor.

Diriöz, 31 yıl aradan sonra NATO Genel Sekreter Yardımcılığı’na getirilen ilk Türk oldu. Son olarak, Prof. Dr. Mehmet Nimet Özdaş 1973-1979 arasında Bilimsel İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı olarak görev yapmıştı.

Gül’ün danışmanıydı

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Dışpolitika Başdanışmanı iken bu göreve getirilen Diriöz, NATO’daki en kritik alanlardan Savunma Politikası ve Planlaması’ndan sorumlu olacak. Gül, Nisan 2009’da yapılan NATO Zirvesi’nde Rasmussen’in Genel Sekreter olmasına bir Türk’ün Genel Sekreter Yardımcılığına getirilmesi şartıyla onay vermişti. Bu şartı kabul eden NATO, Türkiye’den isim istemiş, önerilen büyükelçi Diriöz, mülakatlarda başarılı olunca NATO Genel Sekreter Yardımcısı Rasmussen’in yardımcılığına hak kazanmıştı.

Hürriyet, 27-09-2010 10.18 (TSİ)

ABHaber açıklıyor:Kıbrıs’taki müzakerelerde umut yok

ABHaber,AB Başkenti Brüksel’de hem Avrupa Komisyonu hem de Avrupa Parlamentosu’nda sayıları parmakla sayılacak kadar az olan Kıbrıs konusunda uzman AB yetkililerine Kıbrıs’taki müzakerelerin seyrini sordu.Verilen cevap mevcut durumda ”Kıbrıs’taki müzakerelerden bir sonuç beklenmediği”oldu.Açıkcası AB yetkililerinin Kıbrıs’taki iki tarafla buluştuğu zaman çözüme yönelik açıklamaları sadece bir dilekten öteye gidemiyor.Brüksel’deki Kıbrıs uzmanlarının müzakerlerden fazla bir beklentileri yok.AB uzmanları 2004 referandumundan sonra Talat-Hristofyas arasındaki müzakerelerde ufak da olsa bir umut belirdiğini ancak 18 ay sonunda çözüme ulaşılamaması sonrası herşeyin bir kez daha ortaya çıktığını ifade ediyorlar.Uzmanlar müzakerelerde karamsar olduklarını saklamıyorlar ve müzakerelerin sonunun ise belirsiz olduğunun altını çiziyorlar.

ABHaber, 27-09-2010 09.00 (TSİ)

28.09.2010

Uluslararası Af Örgütü: AB,Romanları ve diğer azınlıkları zorla Kosova’ya gönderdi

Uluslararası Af Örgütü’nün son yayınladığı rapora göre, AB ülkeleri Romanları ve diğer azınlıkları zorla Kosova’ya gönderdi.

Raporda ayrıca azınlık mensuplarının Kosova’ya yalnızca üzerlerindeki elbiselerle gönderildiğine yer verildi. Uluslararası Af Örgütü, ülkelerin insanları zulüm ve zarar görme risklerinin bulunduğu yerlere göndererek, uluslararası yasaları ihlal etme riskine sahip olduklarını belirtti.

ABHaber, 28-09-2010 18.01 (TSİ)

 

Ptof. Baldwin:’Türkiye’nin AB üyeliği en erken 10-15 yıl’

Avrupa Birliği (AB) ve Türkiye konusunda çok sayıda çalışmaya imza atan İsviçre Merkezli Uluslararası Çalışmalar Enstitüsü öğretim üyesi Ekonomi Profesörü Richard S. Baldwin, Türkiye’nin AB yolculuğu konusunda mesajlar vererek, bunun 10-15 yıl içinde gerçekleşebileceğini söyledi.

İstanbul’da düzenlenen Global Ekonomik Sempozyumu sırasında hurriyet.com.tr’nin sorularını yanıtlayan Baldwin, “Şu anda da Türkiye’nin üyeliği gündeme geldiğinde, göç sorunu tartışmaları başlıyor. Bence bu yanlış bir düşünce” dedi.

Avrupa ile Türkiye’nin şu anda birbirinden uzak ve birbirine ilgisiz bir görüntü çizdiğine dikkat çeken Baldwin, bu durumun Türkiye’nin yakın zamanda üye olamayacağının göstergesi olduğunu ve Avrupa’yı etkisi altına alan borç krizinin bu duruma etki ettiğini belirtti.

Baldwin, “Hem Avrupa hem de Türkiye şu anda kendi işleriyle meşgul gibi görünüyor. Avrupa borç krizine eğilirken, Türkiye’de siyasi istikrarı koruma çabaları devam ediyor” dedi.

Baldwin, daha önceki yıllarda AB’nin genişleme sürecine yönelik makaleler kaleme almış ve 2005 yılında yazdığı bir makalede yaklaşık 72 milyon nüfusa sahip olan Türkiye’nin AB liderlerinin gözünü korkuttuğuna dikkat çekmişti.

Hurriyet, 28-09-2010 18.00 (TSİ)

Sarkozy’nin Türkiye ziyaretine G-20 makyajı

AB’de Türkiye karşıtı cephenin başını çeken Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Ankara’ya yapacağı tarihî ziyaretin iptal edileceği yönündeki söylentileri boşa çıkararak Başbakan Erdoğan’a verdiği sözü tutacağını açıkladı. Muhtemel tepkilere karşı Sarkozy’nin Türkiye’ye G-20 dönem başkanı sıfatıyla geleceği ifade ediliyor.

Avrupa Birliği’nde Türkiye karşıtı cephenin başını çeken Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Ankara’ya yapacağı tarihi ziyarete hazırlanıyor. 6-7 Nisan tarihlerinde Paris’e resmi ziyaret gerçekleştiren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın davetini kabul eden Sarkozy yıl sonuna kadar Türkiye’yi ziyaret edeceğini açıklamıştı. Ancak, geçen ay, Sarkozy’nin yoğun çalışma takvimi nedeniyle Ankara ziyaretini iptal edebileceği söylentileri yayılmıştı. Sarkozy, Fransız Müslüman toplumu temsilcilerine yaptığı açıklamada, Türkiye ziyaretini teyit etti. Ziyaretin kasım ayının son iki haftası ile aralık ayının ilk iki haftası arasında gerçekleştirilebileceği kaydediliyor. Sarkozy, François Mitterand’dan 18 yıl sonra Türkiye’yi ziyaret eden ilk Fransa cumhurbaşkanı olacak. Nicolas Sarkozy’den bir ay önce Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner’in Türkiye’yi ziyaret etmesi bekleniyor.

Zaman, 28-09-2010 10.40 (TSİ)

29.09.2010

Davutoğlu, Harvard Üniversitesi’nde konferans verdi

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ”yeni bir küresel siyasi, ekonomik ve kültürel düzene ihtiyaç olduğunu” söyledi.

Bakan Davutoğlu, New York’taki temaslarının ardından geldiği Boston’da Harvard Üniversitesi, ”John F. Kennedy School of Government”-Siyaset Enstitüsünde, ortaya çıkmakta olan yeni dünya düzeni hem de bu dünya düzeninde Türk dış politikasının öncelikleri ile özellikleriyle ilgili konferans verdi, ardından öğrencilerin sorularını yanıtladı.

Soğuk savaşın sona ermesiyle ”tarihin sona erdiğine” yönelik iddiaların tersine, kendisinin yazdığı bir makalede ”tarihin asıl şimdi başladığını” vurguladığını belirten Davutoğlu, ancak soğuk savaşın sona ermesiyle tarihin normalleşmesinin mümkün olabileceğini kaydetti.

Ajanslar, 29-09-2010 10.45 (TSİ)

Bulgaristan Dışişleri Bakanı: ‘Balkanlar’daki Komşularımız AB Üyesi Olmadıkça Avrupa Tamamlanmış Sayılmaz’

Bulgaristan Dışişleri Bakanı Nicolay Mladenov, Balkanlar’daki komşuları Avrupa Birliği üyeliğine girmediği sürece Avrupa’nın tamamlanmış sayılamayacağını söyledi.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na seslenen Mladenov, eski Yugoslavya ülkelerinin Avrupa Birliği’ne katılmasının Balkanlar’da savaş olasılığını ortadan kaldıracağını belirtti.

Ancak Bulgar bakan aday ülkelerin reform, bölgesel işbirliği ve iyi komşuluk ilişkileri taahhüdünde bulunmaları gerektiğini de dile getirdi.

Mladenov Uluslararası Adalet Divanı’nın Kosova’nın bağımsızlık ilanının yasal olduğu yolundaki kararını da övdü. Bakan Kosova ve Sırbistan arasındaki diyaloğun kilit önem taşıdığını kaydetti.
Voa, 29-09-2010 10.21 (TSİ)

AB –NATO İlişkisinde Kilit Ülke Türkiye Olacak
NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, “NATO ve AB’nin yeni stratejik işbirliği” konusunda Avrupa Parlamentosu AP’de AB yetkilileri ve AB üye devletlerinin ulusal meclis temsilcilerinin katıldığı geniş kapsamlı bir toplantıda konuştu. AP Brüksel genel kurul salonunda katılımcılara hitap eden Rasmussen, NATO’nun yeniden yapılandırma süreci ve AB ile ilişkiler konusunda durum değerlendirmesi yaparak AB tarafından bu ilişkiye destek istedi. Konuşmasında Türkiye’ye önemli bir yer ayıran Rasmussen, AB’ye Türkiye’le ilişkileri canlandırma çağrısı yaptı.

Toplantıyı gözlemci olarak izleyen ve gelişmeleri ABHaber’e değerlendiren Avrupa Akademik Çalışmalar Merkezi ( EuroAcademic ) Başkanı Mustafa Ulusoy « NATO ve AB’nin savunma ve güvenlik, kriz yönetimi,uluslararası istikrar ve NATO’nun reform ve dönüşümü konularında yoğunlaşacak bu stratejik yakınlaşmayı ergeç sağlayacağını, bu ilişkide Türkiye’nin ise başat bir rol oynayacağını belirtti.

ABHaber, 29-09-2010 11.00 (TSİ)

30.09.2010

Ergün’den AB’ye Türk malı sitemi: 10 bin kamyonumuz kota yüzünden dönüyor

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Brüksel’de bir araya geldiği Avrupa Parlamentosu üyelerine Türk mallarının Avrupa’ya girerken karşılaştığı engelleri şikâyet ederek, “20 bin kamyon girecekken, ülkelerin koydukları kotalar nedeniyle 10 bin kamyon girebiliyor. Bu haksız rekabet uygulamasını kaldırmalıyız” çağrısı yaptı.

Avrupa Parlamentosu’nda “Küresel krizden çıkışta KOBİ’ler” başlıklı toplantıda konuşan Ergün, Türk işadamlarının Avrupa’ya ticaret yaparken karşılaştığı engellere dikkat çekerek, “Malların ve işadamlarının serbestçe dolaşamadığı bir ortamda rekabetten ve adaletten söz edilemez, bu bir haksızlıktır” dedi.

Hürriyet, 30-09-2010 10.10 (TSİ)

Bağış’dan AB’ye 4 mesaj

Başmüzakereci Egemen Bağış, Brüksel’de AB’ye dört mesaj verdi. Bağış, AB’ye “Adil olun, vizeleri kaldırın, terörle mücadelede bize destek verin” dedi

Avrupa Birliği Komisyonu tarafından her yıl yayımlanan İlerleme Raporu’nun teknik hazırlıklarının başladığı bir dönemde Brüksel’de temaslarda bulunan Başmüzakereci Egemen Bağış, AB’ye beş mesaj verdi. Avrupa Politikalar Merkezi’nde (EPC) konuşan Bağış, Türkiye hakkında ileri sürülen bahanelerin teker teker geçerliliğini yitirdiğini belirterek Brüksel’e dört ana konuda adım atma çağrısında bulundu.

Milliyet, 30-09-2010 10.05 (TSİ)

Frattini: Türkiye’nin tam üyeliğinden yanayım

İtalya Dışişleri Bakanı Franco Frattini, Avrupa Birliği üyesi bazı ülkelerin Türkiye’ye tam üyelik yerine ”imtiyazlı ortaklık” önermelerini doğru bulmadığını söyledi.

Frattini, Il Giornale gazetesinin siyaset ve ekonomi dergisi Dossier Lazio’ya verdiği demeçte, ”İmtiyazlı ortaklık önerisini asla paylaşmıyorum. Türkiye’nin AB’ye tam üyeliğinden yanayım. Ara formülleri kabul etmiyorum” dedi.

Frattini, ”Türkiye’nin AB üyeliği, Batı-İslam ilişkileri açısından, Almanya ile Fransa’nın uzlaşması ya da Berlin duvarının yıkılmasıyla eşdeğer düzeyde sembolik bir güce sahip olabilir. Ankara’nın Avrupa’ya girişi, bir yandan İslam, demokrasi ve insan haklarının uyuşmasının simgesi, diğer yandan da AB’nin kendi kimliğine ihanet etmeksizin farklı kültürleri de içine alabilme kapasitesi olarak yorumlanabilir. Bu, vazgeçemeyeceğimiz mühim bir tarihi hedeftir” şeklindeki görüşlerini dile getirdi. Ajanslar, 30-09-2010 10.03 (TSİ)

Hristofyas:Yunanistan ve Türkiye Kıbrıs’ı işgal etti

Rum Yönetimi Başkanı Dimitris Hristofyas, Türkiye’nin şimdiki liderliğinin Kıbrıs sorununun çözümünü istediğini ancak şuan buna hazır olmadığını iddia etti.

Rum Yönetimi Başkanı Dimitris Hristofyas, Türkiye’nin şimdiki liderliğinin Kıbrıs sorununun çözümünü istediğini ancak şu anki iç sorunlarından ötürü buna hazır olmadığını iddia etti.

Rum basını, Hristofyas’ın, Pazartesi günü ABD’nin en tanınmış ve güvenilir düşünce kuruluşlarından biri olan Brookings Enstitüsü’nde yaptığı konuşmada, ilk kez açıkça Türkiye’nin Kıbrıs sorununun çözümünü istediğini söylediğini yazdılar.

Tak, 30-09-2010 09.30 (TSİ)

01.10.2010

TÜSİAD:Kıbrıs sorunu aşılmadan Türkiye’nin AB süreci canlanmaz

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner, Kıbrıs meselesinde çözüme yönelik bir ışık ortaya çıkmadıkça AB sürecinin canlandırılmayacağını kaydetti.

TÜSİAD YİK Toplantısı’nda Ümit Boyner, konuşmasında AB üyelik sürecine de değinerek TC Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün AB’nin Türkiye’yi dışlayıcı tavrından ve ekonomik gücüne koşut bir siyasi cevvaliyet içinde olmamasından şikayet ettiğini söyledi.

ABHaber, 01-10-2010 20.00 (TSİ)

Cumhubaşkanı Gül’den AB’ye uyum yasalarına öncelik çağrısı

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül,Gül’den AB’ye uyum yasalarına öncelik çağrısı seçimleri beklemeden yeni Anayasa yapılması çağrısı bir kez daha gündeme getirdi.

Gül,Türkiye’nin AB üyeliği sürecinde karamsarlık ve yılgınlığa düşmeden ülke ve millet hayrına olan tüm reformların hayata geçirilmesi gerektiğine dikkat çekerek milletvekillerine, “Sizlere tavsiyem, AB katılım süreci çerçevesinde çıkarılması gereken yasaların, diğer yasa çalışmalarından ayrılarak daha süratli bir şekilde elbirliği ile Meclis’ten geçirilmesinin yolları bulunmasıdır” dedi.

Anka, 01-10-2010 17.00 (TSİ)

AB-Asya Zirvesi Toplandı
AB-Asya ASEM zirvesi Brüksel’de toplandı.Daha Sonra AB Güney Kore ve Çin zirvesi ayrı ayrı toplanacak.Zirve gündeminde önemli enerji,ulaşım ticaret başta olmak üzere birçok anlaşmanın imzalanması bekleniyor.

ABHaber,Brüksel’den bildiyor.

ABHaber, 01-10-2010 15.33 (TSİ)

Fischer:Beş yıl önce Türkiye bu duruma gelecek desek kimse inanmazdı
Avrupa Konseyi Seçkin Şahsiyetler Grubu’nun başkanlığına seçilen eski Almanya Dışişleri Bakanı Joschka Fischer ‘bir başarı hikayesi’ olarak tanımladığı Türkiye’nin 5 yıl öncesine göre kaydettiği ilerlemenin inanılmaz olduğunu ifade etti. Tecrübeli politikacı, bu gelişmeyi görmeyerek Ankara’nın AB üyeliğini engelleyen liderlere de ‘uyanın’ mesajı verdi.

Eski Almanya Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, Türkiye’deki gelişmeleri överek, “5 yıl önce Türkiye bu kadar gelişecek denseydi, hiç kimse bunu gerçekçi bulmazdı.” dedi. Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland da Türkiye’nin artık küresel bir aktör olarak kabul edilmesi gerektiğini vurguladı. Avrupa Konseyi çatısı altında kurulan ve Türkiye’nin dönem başkanlığı sırasında faaliyette bulunacak Seçkin Şahsiyetler Grubu Başkanlığı’na seçilen Fischer, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Jagland ve Türkiye’nin Avrupa Konseyi Daimi Temsilcisi Daryal Batıbay’ın katılımı ile gerçekleştirilen basın toplantısında Türkiye’ye övgüler yağdırdı. 15 Ekim’de ilk toplantısını yapacak olan Seçkin Şahsiyetler Grubu’nun, Türkiye’nin Avrupa Konseyi dönem başkanı olacağı 10 Kasım-11 Mayıs tarihinin son gününde raporunu tamamlaması bekleniyor.

Zaman, 01-10-2010 12.30 (TSİ)

02.10.2010

Clinton:Türkiye büyümeye devam ederse Avrupa ülkeleri Türkiye’ye gelmek isteyecekler.

Clinton’ın konuşmasından satır başları
ABD Eski Başkanı Bill Clinton’ın Bilgi Üniversitesi’ndeki konuşmalardan satır başları:

-AB’yle Türkiye arasında birtakım farklılıklar olduğunu kabul ediyorum. Kürt meselesi, ceza hukuku gibi. Ama tabii ki bir de göçmenlik meselesi var. Ancak siz şu anda büyüdüğünüz gibi büyümeye devam ederseniz o yoksullaşmış Avrupa ülkeleri Türkiye’ye gelmek isteyecekler.

-Benim asıl savunduğum konu şu: Türkiye İslamiyet’e inanan bir ülke ama Ortadoğu’ya uzanan bir ülke ve tabii ki bütün bu konuşmaları başkan olmadan kısa bir süre önce milli güvenlik ekibimi bir araya getirirken gelecekte dünya daha küresel bir hale geldikçe güvenlik meselesinin daha önemli bir hale geleceğini söylemiştim.

Hürriyet-Ajanslar, 02-10-2010 17.00 (TSİ)

Türkiye ile Sırbistan arasında vize resmen kalktı

Türkiye ile Sırbistan arasındaki vize uygulaması resmen kalktı.

Türkiye ile Sırbistan Arasında Vizelerin Karşılıklı Olarak Kaldırılmasına Dair Anlaşma’nın onaylanmasına ilişkin uluslararası antlaşma Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlandı.

Antlaşmaya göre, iki ülke vatandaşları, 90 gün içinde 30 günü geçmeyen seyahatlerinde vize almadan giriş yapabilecekler.

Türkiye ile Sırbistan arasında karşılıklı vize uygulamanın kaldırılmasına ilişkin anlaşma 12 Temmuz tarihinde Belgrad’da imzalanmıştı.

Türkiye ile Sırbistan arasında imzalanan vize uygulamasının kaldırılması antlaşmasıyla Türkiye’ye vize uygulamayan ülke sayısı 62’ye yükselmiş oldu.
Ajanslar, 02-10-2010 11.20 (TSİ)

AB Rusya’ya vizeyi kaldırmaya hazırlanırken Türkiye’ye karşı uygulamayı ise sertleştiriyor
Türk vatandaşlarının seyahat hakkı, elçiliklerin vize talepleri ve uygulamalarıyla “çileye” dönüşüyor. Ankara Ticaret Odası’nın (ATO) “vize” araştırmasına göre AB ülkeleri başta olmak üzere 128 ülke Türk vatandaşlarına vize uyguluyor. Elçilik ve konsoloslukların vize başvurusu için talep ettiği belgelerin sayısı 40’ı aşıyor.

Anka, 02-10-2010 12.20 (TSİ)

03.10.2010

Kıbrıslı Rumlar çözüm olacağına inanmıyor

Rum halkı Ada’da bir çözüm olacağına inanmıyor. Güney Kıbrıs’ta yayaınlanan Simerini gazetesi adına özel bir şirketi tarafından 27-30 Eylül tarihileri arasında 800 kişinin katılımıyla gerçekleştirilen anketin sonuçlarına göre, Kıbrıslı Rumların büyük çoğunluğu Kıbrıs sorununun 2011 yılı sonuna kadar çözüleceğine inanmıyor. Rum halkı Dimitris Hristofyas’ın mülkiyet konusundaki önerilerine de destek vermiyor.

Anket sonuçlarına göre bir başka önemli veri de Ana muhalefet partisi DİSİ’nin birinci parti olarak görülmesi.

Tak, 03-10-2010 20.01 (TSİ)

Swoboda: Türkiye’yi görmezden gelmek aptallıktır

Avusturya’nın başkenti Viyana’da, Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grubu Başkan Yardımcısı Hannes Swoboda, Yeşiller Grubu Başkan Yardımcısı Ulrike Lunacek, Nabucco Gas Pippeline International Genel Müdürü Reinhard Mitschek, Sabancı-Verbund Ortaklığı Enerji SA’nın Başkan Yardımcısı Bernhard Raberger gibi önemli isimlerinin katılımıyla Türkiye’den enerjideki rolü masaya yatırıldı.

Programda bir konuşma yapan Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grubu Başkan Yardımcısı Hannes Swoboda Türkiye dış politikasını “yeni ve bağımsız bir politika” olarak da tanımladı ve ”Her zaman söylüyorum, Türkiye’yi görmezden gelmek aptallıktır.” ifadelerini kullandı.

Ajanslar, 03-10-2010 16.01 (TSİ)

Hristofyas:Yunan cuntası Türkiye’ye Kıbrıs’a çıkarma fırsatı verdi

Rum Yönetimi Başkanı Dimitris Hristofyas, “Türk işgaline kapıları açan darbenin ve Yunan halkını baskı altına alan Cunta’nın suçlanması neden bu kadar eleştiriliyor? Cunta’yı suçlamaktan ve tarihi gerçekliği söylemekten vazgeçelim mi? Bu ülkenin tarihini mi çarpıtalım? Sonunda; darbeyi Makarios’un yaptığını mı söyleyelim? Darbeyi kim yaptı? Türkiye fırsatı neden yakaladı?” sorularını sordu.

Hristofyas, Amerika Birleşik Devletleri’nde yaptığı “anavatanlar 1974’te Kıbrıs’ı istila etti” şeklindeki açıklamasıyla ortaya çıkan tepkilerin ardından yaptığı açıklamada, konuşmasının çarpıtıldığını ve bunun suçlusunun – ismini vermediği – bir gazeteci olduğunu söyledi.

Tak, 03-10-2010 13.03 (TSİ)

 
 
  1. Henüz yorum yapılmamış.
  1. No trackbacks yet.

Yorum bırakın