Başlangıç > AB Haftalık Basın Özetleri > 5-12 Aralık Haftalık AB Basın Özeti

5-12 Aralık Haftalık AB Basın Özeti

06.12.2010

Avrupa Parlamentosu Türkiye raporunu ele alacak

Avrupa Parlamentosu AP Türkiye raporunun ilk görüşmesi 9 Aralık’ta AP Dış İlişkiler Komisyonu’nda yapılacak.Raporu kaleme alan Hıristiyan Demokrat Grubu üyesi Hollandalı Ria Oomen-Ruijten,raporuyla ilgili geçtiğimiz ay Türkiye’de temaslarda bulunmuştu.

ABHaber’e AP’den verilen bilgilere göre AP Türkiye raporunun bilhassa Kıbrıs ile ilgili paragraflarının daha da sertleştirilmesi bekleniyor.AP’deki Kıbrıslı Rum,Yunan ve Türkiye karşıtlarının rapora yönelik sert ifadelerin yer aldığı değişiklik önergeleri hazırladıkları bildirildi.

Rapor, Türkiye-AB arasında yeni bir kriz çıkarma potansiyelini bulunduruyor.AP’deki Türkiye karşıtı cephenin son AP seçimleri sonrası güçlenmesi AP Türkiye raporuna yansımıştı.Geçen yıl AP Türkiye raporuna son anda yapılan müdahalelelerle Kıbrıs ile ilgili paragraflar sertleştirilmişti.

Raporun 2011’in ik yarısında AP Genel Kurulunda ele alınarak kabul edilmesi bekleniyor.
ABHaber, 06-12-2010 07.18 (TSİ)

Medvedev: NATO füze kalkanına dahil olmalıyız

Rusya Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev, NATO’nun füze kalkanı planlarına Rusya’nın tam katılımını güvence altına almaması halinde, bunun yeni bir silahlanma yarışına neden olabileceği uyarısında bulundu.

Rus haber ajansları, resmi bir ziyaret için Polonya’ya giden Medvedev’in, ziyaret öncesinde Polonya’daki haftalık “Wrpost” gazetesine verdiği röportajda, “Bu (füze kalkanı), bizi ortak tehditlere karşı koruyabilmesi için Rusya ve NATO’nun ortak inisiyatifi olmak zorunda” ifadesini kullandığını duyurdu.

Medvedev, “Rusya’nın bu sistem içinde kendine yer bulamaması halinde 2020 yılında bu füze kalkanı, nükleer dengesizliğin ve Rusya’nın savunma kapasitesinin zayıflamasının ana faktörü haline gelir. Bu da yeni bir silahlanma yarışına yol açabilir” dedi.

Ajanslar, 06-12-2010 19.10 (TSİ)

Türk-Yunan müzakerelerinde son durum

Türkiye ile Yunanistan arasında, 2000 yılından beri, başta Ege olmak üzere anlaşmazlık konularının ele alındığı istikşafı (keşif amaçlı) görüşmelerin 48’incisi, yarın Yunanistan’ın başkenti Atina’da gerçekleşiyor. İki ülke Dışişleri Bakanlığı’na bağlı üst düzey bürokratların yürüttüğü temaslar, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın mayısta yaptığı ziyaretin ardından hız kazanmıştı. Temasların 47’ncisi Bodrum’da ekimde gerçekleşmişti. Görüşmelerin içeriğinin gizli tutulması konusunda ise en başta ilke kararı alınmıştı.

Sabah, 06-12-2010 17.03 (TSİ)

07.12.2010

Bağış: Türkiye, AB üyeliğine 2014’de hazır olacak

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, uygulanan çifte standartlara rağmen Türkiye’nin AB üyeliği için sabırlı olmaya sürdüreceğini belirterek, Türkiye’nin kendi iç çalışmalarını tamamlayarak 2014 yılında AB’ye üyeliğe hazır olacağını kaydetti.

Bağış, Kopenhag’daki temasları çerçevesinde Danimarka Avrupa Hareketi tarafından düzenlenen konferansa katılarak, ağırlıklı olarak Türkiye’nin AB üyelik sürecini anlattı ve soruları yanıtladı.

AB ile süreçte gelinen nokta ile bilgi veren Bağış, bazı AB ülkelerinin Türkiye’ye karşı hala önyargılı olduğunu belirterek, ”bilim adamı Einstein’in dediği gibi, bazen önyargıları yok etmenin atomu parçalamaktan daha zor olduğunu” kaydetti. Bağış, Türkiye’nin AB için bir yük değil, katkı getirici olduğunu söyleyerek, bunun AB ilerleme raporlarıyla da saptandığını kaydetti. Bağış, Türkiye’nin kendi iç çalışmalarını yaparak ve mevzuatlarını uyumlaştırarak, 2014 yılında AB’ye üye olmaya hazır hale geleceğini de bildirdi.

Ajanslar, 07-12-2010 20.13 (TSİ)

AB’den İrlanda’ya yardım için onay çıktı

Brüksel’de bir araya gelen AB maliye bakanları euro para biriminin güvence altına alınması için getirilen öneriler konusunda anlaşma sağlayamazken, borç batağındaki İrlanda’ya öngörülen yardım paketini onayladı.

AB maliye bakanları, bir hafta önce borç krizi içindeki İrlanda’ya Kurtarma Fonu’ndan 85 milyar euroluk yardım yapmayı kararlaştıran Brüksel’deki toplantıda bu yardım paketini onayladı. AB Komisyonu’nun Para ve Mali İşlerden Sorumlu Komiseri Olli Rehn, İrlanda’nın borçlarını geri ödeyebileceği konusunda iyimser olduğuna dikkat çekerek “İrlanda’nın akıllı, yetenekli ve sabırlı insanları ve ekonomik beklentisiyle, zorlukların üstesinden geleceğine güveniyorum“ dedi.

Dw, 07-12-2010 19.34 (TSİ)

Türkiye ile Sırbistan arasındaki vize anlaşması yürürlükte

Türkiye ve Sırbistan arasındaki anlaşma, karşılıklı olarak imzalanarak yürürlüğe girdi. Artık Türkler, Sırbistan’a vizesiz girecek!

Avrupa Birliği’nden önce Sırbistan, Türklere kapıyı araladı vizeden muaf tuttu! Vizesiz dolaşım hakkı 3 Aralık’ta başlarken, anlaşma karşılıklı olarak kabul edilerek yürürlüğe girdi.

Türkiye ile Sırbistan vatandaşlarının vizesiz dolaşımına ilişkin anlaşma 3 Aralık tarihinde yürürlüğe girdi.

“Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Sırbistan Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Vizenin Karşılıklı Olarak Kaldırılmasına Dair Anlaşma” 9 Ağustos Eylül 2010 tarih ve 2010/836 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla onaylanarak, 2 Ekim 2010 tarih ve 27717 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştı.

Ajanslar, 07-12-2010 08.22 (TSİ)

08.12.2010

Mehmet Büyükekşi AB’den tam üyelik için tarih istedi

TİM Başkanı Büyükekşi, Avrupa Birliği’ne tam üyelik tarihinin bir an önce ilan edilmesini beklediklerini söyledi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, Avrupa Birliğine (AB) tam üyelik tarihinin bir an önce ilan edilmesini beklediklerini, aksi halde ucu açık bir müzakere sürecinin ciddi rahatsızlıklar yaratacağını ifade etti.

TİM tarafından İstanbul’da görevli yabancı misyon temsilcileri ile ihracatçıların bir araya geldiği toplantıda konuşan Büyükekşi, geçen nisan ayında Ankara’da Türkiye’deki büyükelçiler ve ticaret müşavirlerini bir araya getirdikleri bir organizasyon gerçekleştirdiklerini, şimdi de bu toplantının İstanbul ayağını düzenlediklerini, amaçlarının bu ülkeler ile Türkiye arasındaki ortak işbirliği fırsatlarını teşvik etmek olduğunu söyledi.

Ajanslar, 08-12-2010 15.08 (TSİ)

El Pais:Euro krizinde Almanya pasif

Avrupa’daki mali krizi ele alan İspanyol gazetesi El Pais, Almanya’yı pasiflikle itham ediyor:

“Almanya hükümeti bu tutumuyla, Avrupa Birliği’ndeki mali krizin çözümüne katkıda bulunmuş olmuyor. Berlin yönetimi Euro’yu kurtarma mekanizmasının takviye edilmesine ve kamu maliyesi tehlikeye giren ülkelerin borçlarını finanse edecek ortak euro hazine bonosu çıkarılmasına karşı. Böylece inisiyatif kullanma imkanı son derece daralmış oluyor. Krizle mücadelede ne Birlik kurumları ne de büyük üyeler bekleneni verebildi. Piyasalar bu çaresizliği açığa çıkararak dalgalanmaya başlıyor. Söz konusu olan Euro bölgesindeki kriz değil, ortak para biriminin ciddi tehdit altında olması. Euro olmazsa Avrupa Birliği de tehlikeye girer ve bundan da en çok Alman ekonomisi etkilenir.”
Dw, 08-12-2010 13.00 (TSİ)

09.12.2010

 

AB ülkeleri ekonomik krizle mücadele ediyor

Türkiye açısından çoktan geride kalan ekonomik kriz, Avrupa Birliği (AB) içinde ekonomisi diğer ülkelere kıyasla güçsüz, borç miktarı yüksek olan ülkeleri sallıyor. Yunanistan ile başlayan, İrlanda ile devam eden kriz dalgasının domino taşları etkisi yaparak, Portekiz, Belçika ve İspanya ile devam etmesinden endişe ediliyor.

AB ülkelerinin ekonomilerinde yaşanan türbülanslar, henüz 8 yıllık bir geçmişi olan ve kriz öncesi iyi bir itibar kazanan AB para birimi Euro’nun geleceğini de tartışılır hale getirdi. Krizin vurduğu Yunanistan, İrlanda ve Portekiz gibi ülkelerin vatandaşları, Euro’nun başta Almanya olmak üzere AB’nin büyük ülkelerinin küçük ülkeleri sömürü aracı olduğunu dillendirmeye başladı. Alman Birinci Televizyon Kanalı ARD’de yayınlanan Hart Aber Fair programına görüşlerini açıklayan İrlanda ve Portekizli vatandaşlar, “Almanya II. Dünya Savaşı’nın aksine Euro sayesinde tek kurşun atmadan Avrupa’ya hükmediyor.” dedi. Benzer suçlamalar Yunanistan’dan da gelmişti.

Ajanslar, 09-12-2010 18.10 (TSİ)

Bağış: İmtiyazlı ortaklık Türkiye’ye hakarettir

Danimarka Uluslararası Çalışmalar Enstitüsü tarafından başkent Kopenhag’ta dün düzenlenen Türkiye – AB ilişkileri konulu konferansta konuşan Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, imtiyazlı ortaklık önerisini bir hakaret olarak gördüklerini söyledi.

Bağış, bütün AB mevzuatını incelediklerini, ancak böyle bir seçeneğe rastlamadıklarını söyleyerek, çünkü böyle bir şeyin bulunmadığını belirtti. Bağış, bu nedenle Türkiye’nin kendini bazı üye ülkelerce hakarete uğramış gibi hissettiğini bildirdi
Milliyet, 09-12-2010 16.02 (TSİ)

AP’de Türkiye raporu görüşüldü

Avrupa Parlamentosu AP Dış İlişkiler Komisyonu’nda AP (taslak) Türkiye raporuyla ilk görüşme yapıldı. Raporu kaleme alan Türkiye Raportörü Ria Oomen-Ruijten, oturumda söz alarak raporuna yönelik değişiklik önergeleri verilmemesini isteyerek her konuya raporunda yer verdiğini kaydetti. Oomen-Ruijten bilhassa Kıbrıs konusunda değişiklik önergesi verilmemesi çağrısında bulunarak Kıbrıs’ın askersizleştirilmesi, Maraş gibi konularda ısrarcı olunmamasının altını çizdi. Raportör geçen seneki gibi olursa raporun dengesi bozulur dedi.

Oomen-Ruijten, (taslak) raporunda Türkiye’ye Kıbrıs’taki askerlerini derhal çekmeye başla çağrısını yetersiz bularak Rum yönetiminin tanınması, Maraş’ın Rumlara iadesi ve Türk hava sahasının Rum uçaklarına açılması gibi taleplerini ekletmeye çalışan Rum milletvekillerine raporumda Kıbrıs Rum kesiminin hassasiyetlerine yeterince yer verdim.Daha fazla bu işin üzerine gitmeyin mesajını verdi.

ABHaber, 09-12-2010 15.00 (TSİ)

Ege adalarına ‘dantel’ çözüm

Türkiye ile Yunanistan arasında, Ege’deki ihtilafın çözümü konusunda süregelen müzarekelerde Yunanistan’ın Ege’deki karasuları uzunluğunun ön plana çıktığı belirtilirken, “değişik karasuları sınırı” formülü Yunan medyasında “dantel çözüm” olarak adlandırıldı.

Ancak Yunan medyası ikiye bölündü. Medya içerisindeki “çözümsüzlük lobisi”, Atina’nın Ege’de karasularını 12 mile uzatma hakkına sahip olduğunu ve bundan hiçbir şekilde vazgeçmemesi gerektiğini savunuyor.
Elefterotipiya gazetesi, “Karasularımızı sadece 8 mile çıkarmak Türkiye’ye bir hediyedir” manşetli haberinde doğu Ege’deki Yunan adaları etrafındaki bazı bölgelerde karasularının 7, bazı bölgelerde 8 mil olarak saptanmasının “egemenlik haklarını terk” anlamı taşıdığını öne sürdü. Paron gazetesi konuyla ilgili olarak, “Bunu bize Yunan zaferi olarak yutturmaya hazırlanıyorlar” yorumunda bulundu.

Katimerini gazetesinde yer alan bir yorumda ise, “Hükümet kamuoyuna tezlerini açıkça söylemeli ve bu görüşlerin doğruluğu konusunda vatandaşları ikna etmeye çalışmalı. Türk-Yunan ilişkileri konusunda basit bir vatandaştan öte, çok sayıda politikacı ve gazetecide de bilgi eksikliği, donanımsızlık ve şaşkınlık mevcut” denildi ve kamuoyunun konu hakkında bilgilendirilmesi gerektiğini söyledi. Milliyet, 09-12-2010 08.11 (TSİ)

10.12.2010

Barroso: “Ban’a katılıyorum, Kıbrıs’ta fırsat penceresi kapanıyor”

Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Jose Manouel Barroso, BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’un Kıbrıs sorunu için fırsat penceresinin kapanmakta olduğu endişelerini benimsediğini açıkladı.

Simerini “Kıbrıs Sorununun Çözümü İçin Fırsat Penceresi Kapanıyor… Barroso BM Genel Sekreteri’yle Aynı Görüşte” başlıklı haberinde; Barroso’nun açıklamasının, Kıbrıs sorunundaki son gelişmeleri ve BM Genel Sekreteri’nin 30 Eylül tarihini taşıyan raporunu ele alan Avrupa Komisyonu’nun Kıbrıs sorunuyla ilgili Özel Grubu’nun dünkü toplantısı vesilesiyle yapıldığını yazdı.

Gazeteye göre, Ban Ki Moon’un Kıbrıs sorununun çözümü yönündeki çabalarına destek belirten Barroso Avrupa Komisyonu’nun, iki toplum arasındaki güvenin güçlenmesine katkı koymaya hazır olduğunu da belirtti.

Tak, 10-12-2010 21.04 (TSİ)

Avrupalı liderlerinden İsrail mektubu

İsrail’in uluslararası kararları hiçe sayarak işgal ettiği topraklarda Yahudi yerleşim birimi inşaatlarını sürdürmesi Avrupalı eski liderleri de çileden çıkardı.

Avrupa Birliği’nin eski 26 üst düzey yetkilisi 27 AB üyesi ülkeye ve Avrupa Birliği merkezine gönderdikleri mektupta “İsrail’e dur denilmesini ve Tel Aviv yönetimine sert müeyyideler uygulanmasını” istedi. Mektupta Avrupa Birliği Dış İlişkiler eski Şefi Javier Solana ve Almanya eski Cumhurbaşkanı Richard von Weizsacker’in de imzası bulunuyor.

Amerikan Yönetimi, hafta başında yaptığı açıklamada İsrail’i Yahudi yerleşim birimi inşaatlarından vazgeçiremediğini belirterek bu konuda artık ısrarcı olmayacaklarını duyurmuştu. Ramallah yönetimini elide bulunduran Mahmud Abbas da sürecin krizde olduğunu ifade etmişti.

İsrail’in BM kararlarına rağmen işgalini pekiştirmeye çalışması Güney Amerika ülkelerini bazı kararlar almaya yöneltmişti. Latin Amerika’nın iki büyük ülkesi Brezilya ve Arjantin bağımsız bir Filistin devletini tanıdıklarını açıklamıştı.

Ajanslar, 10-12-2010 20.00 (TSİ)

Davutoğlu:Avrupa’nın ‘nesne’si değil parçasıyız, Afro-Avrasya’da merkez olmaya çalışıyoruz

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye’nin, Avrupa standartlarında demokrasi, Çin standartlarında kalkınmayı gerçekleştirecek kapasitede olduğunu söylerken, AB için “Parçasıyız ama nesnesi değiliz” dedi. Davut-oğlu, eksen kayması olarak algılanan çalışmalar için de “Eksen kayması nedeniyle değil, Türk müteşebbisinin önü açılsın diye istiyoruz” dedi.

TÜRK Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yüksek İstişare Konseyi (YİK) toplantısında konuşan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye’nin demokraside Avrupa, kalkınmada Çin standartlarını yakalayacak kapasiteye sahip olduğunu savundu. Davutoğlu, Avrupa Birliği ‘AB) üyelik heedfinden vazgeçilmediğini söylerken de, “Türkiye Avrupa’nın bir parçasıdır ama nesnesi değildir” diye konuştu. Davutoğlu, Eksen kayması olarak algılanan çalışmaları ise Türk müteşebbisin önünü açmak için yaptıklarını vurguladı.

Ajanslar, 10-12-2010 17.04 (TSİ)

Son Dakika-AB’de Türkiye konusunda görüş ayrılığı devam ediyor

AB Dışişleri Bakanları’nı bir araya getiren AB Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi 13-14 Aralık’ta Brüksel’de toplanıyor.Türkiye ile ilgili toplantı 14 Aralık’ta yapılacak.

Toplantıyla ilgili bilgi veren AB Belçika Dönem Başkanlığı’ndan Bernard Quintin, genişlemenin Salı günkü toplantının sabah bölümümde ele alınacağını söyledi. Quintin, AB Dışişleri Bakanlarının AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy ile birlikte aynı gün öğle yemeğinde buluşacağını ifade etti.Quintin, genişleme konusunda toplantının sabahki bölümünde ilerleme (uzlaşı) sağlanamaması durumunda konunun toplantının ikinci bölümünde (öğlenden sonra) ele alınacağının da altını çizdi.

ABHaber, 10-12-2010 13.30 (TSİ)

11.12.2010

Merkel ve Sarkozy: Euronun arkasındayız

Wall Street Journal 11 Aralık 2010

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve Almanya Başbakanı Angela Merkel, euroyu ve Avrupa’nın finansal istikrarını koruma konusundaki ‘birliktelik’ sözlerini yineledi.

Cuma günü Fransa ve Almanya kabilelerinden yetkililerle yapılacak toplantılar öncesinde Merkel’le birlikte bir basın toplantısı düzenleyen Sarkozy, “Bu konudaki kararlılığımız net” ifadesini kullandı.

Merkel ise, Şubat’ta Yunanistan krizi sırasında euro bölgesi hükümetlerince verilen “euro bölgesindeki istikrarı sağlamak için ellerinden gelen her şeyi yapacakları” yönündeki sözü bir kez daha hatırlattı.

Almanya Başbakanı, “Bu o zaman doğruydu, şimdi de öyle” dedi.

Diğer yandan Merkel, 440 milyar euroluk Avrupa Finansal İstikrar Kolaylığı fonunun genişletilmesi konusuna karşı çıktığını yineledi.

Hürriyet, 11-12-2010 18.00 (TSİ)

AB’li dört bakandan Türkiye’ye güçlü destek (ingilizce)
İngiltere, İtalya, İsveç ve Finlandiya dışişleri bakanları, yayımladıkları ortak bir makalede Türkiye’nin AB üyeliğine karşı liderlere “ahde vefa” çağrısı yaptı. Bakanlar ‘eksen kayması’ iddialarına karşı, “Asıl sorulması gereken soru Türkiye’nin AB’ye sırtını dönüp dönmemesi değil, AB’nin temel değerlerine sırtını çevirip çevirmemesidir.” dedi.

– Avrupa Birliği üyelerinden İsveç, İtalya, İngiltere ve Finlandiya’dan Türkiye’nin AB üyeliğine güçlü destek geldi. Bu dört ülkenin dışişleri bakanları Avrupa’nın geleceğini tartışmak için yaptıkları toplantının sonuçlarını New York Times’taki bir makaleyle açıkladı. İsveç Dışişleri Bakanı Carl Bildt, İtalyan Dışişleri Bakanı Franco Frattini, İngiltere Dışişleri Baknı William Hague ve Fin meslektaşları Alexander Stubb’ın kalame aldığı makalede, Türkiye’nin AB’ye sırtını döndüğü iddiaları reddedilirken, Ankara’nın üyeliğinin başta ekonomi olmak üzere birçok alanda birliğin çıkarlarına hizmet edeceği vurgulandı. Yaşanan ekonomik krizin Avrupa’ya yeni bir dinamizmin getirilmesi ihtiyacını ortaya çıkardığını yazan dört bakan, AB reformlarını hayata geçiren Türkiye’nin birliğin büyüme motoru haline geldiğini belirtti.

Zaman-Ajanslar-Hürriyet, 11-12-2010 11.00 (TSİ)

Rasmussen’den AB Savunma Bakanlarına Türkiye önerisi
NATO Genel Sekreteri Anders Fonk Rasmussen, Türkiye ile Güney Kıbrıs arasındaki ihtilafın çözülmesi hedefiyle AB Savunma Bakanları’na öneri sundu.

Simerini, Kıbrıs sorununun çözümsüzlüğünün AB dışında, NATO’yu da meşgul etmekte olduğunu yazdı.

NATO Genel Sekreteri Anders Fonk Rasmussen, bu meselenin ve adanın bölünmüşlüğünün NATO – AB ilişkilerinin güçlendirilmesini engellemeye devam ettiğini söyledi.

Rasmussen, AB’ye; Türkiye – AB arasındaki güvenlik anlaşmasının tamamlanması yönünde mesaj verirken, NATO ile AB arasındaki işbirliğinin AB üyesi bütün ülkeleri kapsaması gerektiğini de kaydetti.

Tak, 11-12-2010 10.19 (TSİ)

12.12.2010

Rumlardan NATO-AB işbirliğine ‘Hayır’

Brüksel’de geçtiğimiz hafta yapılan Avrupa Birliği Dışişleri Konseyi gayri resmi toplantısında NATO-AB işbirliğinin önünün aşılması çerçevesinde getirilen öneriye Rumlardan olumsuz yanıt geldi.Rumlar Türkiye’yi suçlayarak Ankara’nın sorunun aşılması için jest yapmasını istedi

Rum Savunma Bakanlığı Genel Müdürü Hristos Malikides, Kıbrıs (Rum) Cumhuriyeti’ni temsilen Avrupa Birliği Dışişleri Konseyi gayri resmi toplantısına katıldı.

Toplantı sırasında NATO ve AB ilişkileri ele alındı ve Malikides, Avrupa Birliği’nin NATO ile işbirliğinde bulunması için gerekli adımları attığını söyledi.

Malikides, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin AB üyesi olarak AB-NATO ilişkilerinin güçlenmesine olumlu katkıda bulunduğunu, ancak Türkiye’nin olumsuz tavrından dolayı var olan sorunlara çözüm bulunmasının zor olduğunu belirtti.

Türkiye’nin Avrupa Savunma Teşkilatı ve AB ile Güvenlik İşbirliğinde bulunma talebine değinen Malikides, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bugünkü durumda söz konusu talebi kabul etmeyeceğini söyledi.

Malikides, Türkiye’nin bugüne kadar Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tanımadığını ve Kıbrıs’ın diğer uluslararası örgütlere üyeliğine engel olduğunu belirtti.Kıbrıslı yetkili, Türkiye’nin bu davranışıyla AB üyelik sürecini zorlaştırdığını da söyledi.

ABHaber, 12-12-2010 14.00 (TSİ)

Bağış:Türkiye Kıbrıs sorunuyla ilgili tüm ihtimallere hazır
Güney Kıbrıs’ta yayımlanan Simerini gazetesine özel röportaj veren Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Kıbrıs konusunda değerlendirmelerde bulundu. Bağış röportajında AB’ın, bazı sözler verdiğine ve bunları tutmadığına dikkati çekerek, Türkiye’nin, Avrupa Birliği’ne yönelik sürecinin Kıbrıs’tan geçmediğini, Türkiye’de bu tehditlerden hoşlanılmadığını belirtti.

Rum Yönetimi Başkanı Dimitris Hristofyas’ın, bu konuda Atina’da söylediklerinin yanlış olduğunu ifade eden Bağış, “Biz limanlarımızı ve havalimanlarımızı, Rum gemilerine ve uçaklarına açmaya hazırız. Avrupa kendi sözlerini tutmaya ve kararlarını uygulamaya hazır mı? Kuzey Kıbrıs’la ticaret yapmaya, onu tanımamaya ancak uçaklarını Ercan’a göndermeye hazır mı? Bunun ardında tüm limanlar ve havalimanları aynı gün Rum gemi ve uçaklarına açılacak. Yeni bir karar istemiyorum, Avrupa’nın kararlarını uygulamasını istiyorum” şeklinde konuştu.

Bağış, Türkiye’nin Kıbrıs sorununa ilişkin tüm ihtimallere hazır olduğunu vurgulayarak, Müzakerelerin, yeniden başarısızlığa uğraması durumunda Türkiye’nin her zaman B, C veya D planına sahip olduğunu bu nedenle kendisinin tüm ihtimallere hazır olduklarını söylediğini ifade etti.

Bağış, ileriki aylar için Kıbrıs sorununda bazı yeni öneriler hazırlayıp hazırlamadıklarına ilişkin olarak, Cenevre kararını beklediklerini söyledi ve gerek Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu gerekse Rum Yönetimi Başkanı Dimitris Hristofyas’ın, kendilerine açılan bu olanağı ciddi bir şekilde göz önünde bulundurmaları temennisinde bulundu.

Brt-Tak, 12-12-2010 15.00 (TSİ)

  1. Henüz yorum yapılmamış.
  1. No trackbacks yet.

Yorum bırakın